Bartın Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü (BARDOSK 74) üyesi sporcu Selçuk Yıldırım, Türkiye'nin en yüksek noktası olan Ağrı Dağı’na (5137 m) başarılı bir zirve tırmanışı gerçekleştirdi. Zorlu tırmanış anlarını sosyal medya hesabında paylaştığı zirve fotoğrafıyla ölümsüzleştiren doğa tutkunu sporcu, tırmanış başarısını ve mutluluğunu "Bartın'ı Ağrı Dağı'nda (Ararat) temsil etmek gurur verici, her zaman doğada kalmak istiyorum" sözleriyle ifade ediyor.
Hazırlık Süreci ve Karar Anı
Hazırlık dönemim çok olmadı. 2-3 yıl öncesi Kaçkarlara çıkmıştım, oranın rakımı Ağrı’ya göre 2000 metreye yakın daha alçak. Biraz sporcu alt yapıma güvendim diyebilirim. Ekip olarak sosyal medyadan gördüğüm, çok da araştırma yapma fırsatım bulamadığım bir tura yazıldım ve onlarla irtibata geçerek detayları öğrenip kaydımı yaptırdım.
Tırmanışın Gün Gün Hikayesi
Tırmanmak toplamda 4 gün sürdü. Ağrı Dağı’na Doğubayazıt’tan çıkılıyor, oranın rakımı 1600 m. Biz ilk 3200’e kadar yürüdük, orada kamp attık. Kamp alanında çadırlarımız ve eşyalarımız hazırdı, biz getirmedik; onlar yardımcı oluyorlar. Bir gece kaldıktan sonra 2. gün 4200’e yürüdük, yaklaşık aralarında 7-8 km var.
Bu arada bu alışma evresiydi ve o gün tekrar 3200’e döndük, yine çadırlarımızda kaldık. 3. gün kahvaltıdan sonra tekrar 4200’e yürüdük ve bu kez bu rakımda çadırlarımıza yerleştik. Bu arada yine eşyalarımızı atlar taşıdı.
O akşam gece 12’de tepe lambalarımızı alarak ve zirve için hazırladığımız çantalarımızla yola çıktık. 5-6 saatlik bir yürüyüş sonrası sabah 6 gibi zirvedeydik.
Rakım (İrtifa) Hastalığıyla Mücadele
İlk başlayanlar için dizlerinde ağrılar, baş dönmeleri ve mide bulantısı yaşayanlar oldu — ben de dahil olmak üzere. Çünkü rakım olarak oksijen yetersizliği bunlara sebep oluyor genelde. 4200’e 2 kere çıkmamızın sebebi, yüksek rakıma biraz daha alışmaktı.
Zirve Anı: Mutluluk ve Mide Bulantısı
Zirveye çıktığımda yılların o heyecanı vardı fakat mide bulantısı orada o mutluluğumu ufak da olsa gölgeledi diyebilirim. Ama Türkiye’nin en yükseğinden Küçük Ağrı Dağı’na ve doğaya bakmak, çıkışta Doğubayazıt’ın ışıklarını görmek paha biçilemezdi.
Tırmanmak İsteyenlere Tavsiyeler
Tırmanmayı düşünenler için şunları diyebilirim:
Giderken muhakkak eksik malzemeyle gitmesinler, gidecekleri tur ve rehberleri iyi araştırsınlar. Kampa gitmeden yanlarına ekstra erzak alsınlar çünkü turlar bu konuda yetersiz. Bir de birkaç irtifası yüksek zirve yapmadan gitmesinler.
Doğaya Ait Kalmak ve Gelecek Hayaller
Son olarak, bundan sonra çok büyük hedeflerim yok. Her zaman doğada kalmak istiyorum. Belki yeni bir zirve yaptığım için biraz ara vermem gerekiyor, kendimi toparlamam için. Dilerim ki keşke Everest olsun bundan sonra...
Ama onun için çok erken ve iyi sponsorlara, iyi bir psikolojiye ve bedene ihtiyacım var.
Bartın’ı Temsil Etmenin Gururu
Bartın’ı Ağrı Dağı'na çıkarak temsil etmek gurur verici. Gülsen Hocam her zaman bize önderlik yapmıştır ve Bartın halkına doğayı sevdirmiştir.
Doğayı Sev, Ağaçları Koru
Biraz ülkemizde ve çevremizde ne var ne yok araştırıp bunları yerinde görmek çok güzel bir duygu. Çevremizi kirletmediğimiz sürece, her zaman her gittiğim yerleri tavsiye etmeye ve rehberlik yapmaya hazırım.
Ve son olarak: “Doğayı sev, ağaçları koru.”
Ve biliyoruz ki, yeni zirveler için yola çıkmaya, tırmanmaya ve ilham olmaya devam edecek.
Teşekkürler Selçuk Yıldırım!